Sahiplerinden Koparılan Hayaller
Yarın gözlerinizi açtığınızda kendinizi bir çocuk olarak bulduğunuzu hayal edin. 10, belki 12 yaşında bir çocuk olarak tek hayalinizin oyun oynamak ve dünyayı keşfetmek olacağını tahmin ediyorsunuzdur muhtemelen. O gün belki çizgi film izleyecek, belki kitap okuyacak, belki ödev yapacak, belki de yatakta zıplayacaksınız. Evinizin ve ailenizin sıcak ortamında dünyanın sahibi siz olacak ve hayallerinizle dünyanın en güçlü çocuğu olacaksınız. Bu noktada her çocuğun benzer hayallerle uyandığını tahmin ediyor olabilirsiniz, maalesef ki ülkemizdeki durum bu değil…
Siz yarın 13 yaşında bir kız çocuğu olarak hayallerinizi değil gelinliğinizi giyecek olabilirsiniz, 2016 yılında evlenen her 18 kişiden biri çocuktu. Küçücük bedeniyle uyandığı dünyaya büyümüş ruhuyla göğüs germek zorunda kalan sayısız çocuk… Hayallerinin sahibini artık bulamayan ve kendini aramaya bile fırsatı olmayacak, gözünü kırptığı anda yetişkin olmaya zorlanacak bir çocuk…
Evinizde çok sevdiğiniz ailenize gidip sarılmak isterdiniz yarın bir çocuk olsanız belki de. 2017 yılının ilk 5 ayında en az 182 çocuk yaşadığı cinsel istismar sebebiyle en yakınındakilere yaklaşmaktan korktu, evinde birçoğumuzun tahmin edemeyeceği türde şiddetlere küçücük kalbiyle dayanmaya çalışırken el uzatacak birini bulma umuduyla yaşlı gözlerle bizlere baktı durdu.
Sıcak yatağında uyanıp odasında araba parçalarını çıkarıp takması, bebeklerinin kıyafetlerini hazırlaması gereken 1 milyon 170 bin çocuk, çırak adı altında, bedenlerinin kaldıramayacağı yüklerin altında çalıştırıldı. Hayalleri mesai saatlerini, kazanacakları parayı ve belki de patronlarının istediği işleri nasıl yapacaklarını kapsıyorken çocuk kalmak için çabalayan binlerce minik yürek vardı… Ve maalesef böyle sahiplerinden koparılan hayaller kaybolup gidiyor
“Çocuk” kavramı masumane ve mutluluk dolu çağrışımlar yaparken bugün birçok çocuk, sadece ve sadece çocuk oldukları için, acı çekiyor. Bizlerden yardım bekleyen ellerine uzanmak ve onları ışığa çıkarmak adına atılan her adımda bir çocuğun belki de en değerli hazinesi, hayalleri, ona geri kazandırılıyor. Yaşanan tüm haksızlıklar ve eşitsizlikler aslında bir adım uzağımızda, belki yan evimizde, sokakta yanından geçtiğimiz onca çocuğun içinde ya da bizim içimizde. Ülkemizde herkesin içindeki eşitsizliği aramasını diliyor ve yapılan tüm bu hayal hırsızlıklarının ses çıkarmayanlar ve aksiyon almayanlar sebebiyle yayıldığını hatırlatarak tüm çocukların mutlu uyanacağı sabahlar umut ediyoruz…
Yazar: Şimal Yurtsever